150 milyon yolcu kapasiteli 3. havalimanının temeli Başbakan Erdoğan’ın katıldığı törenle atıldı. Törene katılan binlerce vatandaş da tarihi projenin ilk adımına tanıklık etti.
İstanbul'da yapılacak 150 milyon yolcu kapasiteli 3. havalimanının temeli Başbakan Erdoğan’ın katıldığı törenle atıldı. Törene katılan binlerce vatandaş da tarihi projenin ilk adımına tanıklık etti. Törende konuşan Başbakan Erdoğan, İstanbul’un tarihi bir gün yaşadığına dikkat çekerek, “Sadece İstanbul değil, Türkiye tarihi bir anı yaşıyor. Bütün dünyanın en büyük havalimanı burada yükselmeye başlıyor. İstanbul adına, Türkiye adına, insanlık adına büyük bir heyecanı yaşıyorum. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu günden bugüne kadar 91 yıl içinde nice yatırımlara şahitlik etti. Kapasitesiyle, önemi ile bu proje Cumhuriyet tarihimizin en büyük projelerinden biri olma özelliğini taşıyor. Bu havalimanı 76.5 milyon metrekarelik bir alan üzerine inşa ediliyor. Bu büyük bölge üzerinde 1 milyon 471 bin metrekare genişliğinde kapalı alan bulunacak. Bu boyutları ile havalimanı dünyanın en büyüğü, 6 bağımsız pisti ile, 70 bin araçlık otoparkı ile dünyanın en büyüğü olacak. Bu millete bu yakışır” dedi.
“Burada bir havalimanı değil, adeta büyük bir şehir inşa ediyoruz” ifadelerini kullanan Başbakan Erdoğan, “Burada 80 bin kişi inşaat döneminde istihdam edilecek. Havalimanı hizmete girdiğinde 120 bin kişi istihdam edilecek. Hastanesinden oteline, ibadethanesinden kongre merkezine kadar bir şehirde olması gereken ne varsa bunların hepsi bulunacak. Her türlü konforun yanında havalimanı kendi enerjisini üreten çevreci, engelsiz ve yeşil bir havalimanı olarak inşa edilecek. Yeşili ile sosyal yapısı ile dünyanın en modern havalimanını Türkiye’ye ve dünyaya kazandırmış olacağız. İnşallah havalimanı tamamlandığında doğu ile batı, kuzey ile güney arasında önemli bir merkez haline gelecek. Bu havalimanı ile Türkiye’nin ticareti daha da canlanacak. Bu havalimanı kamu kaynakları ile değil, özel sektörümüzün kaynakları ile inşa edilecek. Havalimanının inşası özel sektör tarafından gerçekleştiriliyor. 25 yıl buranın işletmesini bu firmalarımız yapacak. Ayrıca devlete de bunun karşılığında kira ödeyecekler. Yani kamu kaynaklarını kullanmadığımız gibi havalimanı sayesinde kamuya önemli miktarda kaynak da kazandırmış oluyoruz” şeklinde konuştu.
“ONLARIN HAYALLERİ BİZİM FİİLLERİMİZİN ULAŞTIĞI YERE ULAŞAMAZ”
Konuşmasında Gezi olaylarına da göndermede bulunan Başbakan Erdoğan, “Buralarda yapılan bu çalışmalarla geçen yıl mayıs ayında bazı gezi zekalılar türedi. Bu gezi zekalılar havalimanını hazmedemediler. Onların böyle devasa bir havalimanının yapılmasını hayal etmeleri mümkün değildi. Onların hayalleri bizim fiillerimizin ulaştığı yere ulaşamaz. Onlar Türkiye’yi hala 12 yıl önceki gibi görmek istiyorlar” diye konuştu.
3. havalimanının ilk etabının 2017’de açılacağını söyleyen Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin dünyanın en büyük havalimanını inşa edebilen bir ülke seviyesine ulaştığını vurguladı. Tüm engellemelere rağmen Marmaray’ın hizmete girdiğini anlatan Başbakan Erdoğan, “Yüksek hızlı tren. Bu vatan hainleri, bu vicdansızlar 250 noktada kabloları kestiler. Hırsızın mumu da yatsıya kadar yanar. İnşallah şu anda tadilat yapılıyor. Çok kısa zamanda Ankara-İstanbul hızlı trenini devreye alıyoruz” şeklinde konuştu.
3. havalimanı projesinin tüm büyük projeleri taçlandırdığını kaydeden Başbakan Erdoğan, “Bu projenin sembolik anlamı var. Türkiye’nin nerelere ulaştığını gösteriyor. Türkiye’nin neleri başarabildiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Çanakkale Zaferi ve Kurtuluş Savaşı’ndan örnekler veren Başbakan Erdoğan, “Bundan 99 yıl önce Çanakkale’de ülkemizi işgal gayesi içindeki düşmana karşı varımızı yoğumuzu ortaya koyduk. Dedelerimiz canlarını ortaya koydular. Bundan 95 yıl önce Kurtuluş Savaşı ile bitmiş tükenmiş, yorulmuş bir millet yeniden ayakları üzerinde yükseldi ve bağımsızlığı için neleri yapabileceğini gösterdi. Silahımız yoktu. Fabrikalarımız, barajlarımız, enerji santrallerimiz yoktu. Ama millet olarak umudumuz vardı. Vatanımıza, toprağımıza aşkımız vardı. İstiklale sevdamız vardı. Göğsümüzde imanımız vardı. Yanmış yıkılmış topraklar üzerine Cumhuriyeti inşa ettik. Zor zamanlarda ümidimizi kaybetmedik. Çok uğraştılar ama şu kardeşliğimizi örseletmedik. Onurumuzdan taviz vermedik. Aç da olsak gururumuzu çiğnetmedik. Çok bedel ödedik. O bedelin, o sabrın neticesi olarak bu günlere ulaştık” açıklamalarında bulundu.
1981 yılında Hacı Abdullah kasabasından bir işadamının bayrak direği için ip imal etmeye başladığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İthal edilen bayrak direği ipi artık Türkiye’de üretilir hale geldiği için o zaman sevinmiştik. Bu kadar basit bir şey bile bizi heyecanlandırmaya yetiyordu. Zafere susamıştık. Osmanlı cihan devletine bakıyor, tarihin o zaferlerini, ecdadın büyüklüğünü görüyor milletçe başarıya olan susamışlığımızı izah etmekte zorlanıyorduk. Yanı başımızda yanmış yıkılmış ülkeler ayağa kalkarken bizim ülkemiz gereksiz çatışmalarla enerjisini heba ediyordu. 12 yılda yaptığımız projelerle Türkiye’nin makus tarihini değiştirdik. Başarıya, zafere olan susamışlığı giderdik. Hayallerin gerçeğe dönüşmesinin mümkün olduğunu gösterdik. Bugün sadece bir havalimanı değil, bir zafer anıtı inşa ediyoruz, milletin özgüvenini inşa ediyoruz.”
“AÇILIŞINI DA SÖZÜNÜ ALDIK, 29 EKİM 2017’DE YAPACAĞIZ”
Türkiye’nin gerçekleştirdiği küresel projelerin belirli bir kesimi rahatsız ettiğini kaydeden Başbakan Erdoğan şunları söyledi:
“Geçen yıl bu büyük sevinçlerin yaşandığı dönemde sokağa çıkanlar, günlerce cam çerçeve indirenler, günlerce polisle çatışanlar arkalarında kan ölüm gözyaşı bırakanlar aslında hiçbir zaman neye kaşı çıktıklarını anlamadılar ve anlamayacaklar. Onlar maşa olarak kullanıldılar. Onlar piyon onalar kullanıldılar. Türkiye kabuğunu kırarken tarihi nitelikte başarılara imza atarken o sokağa çıkanlar Türkiye’nin o kutlu yürüyüşünün durdurulması için kullanıldılar. Onların derdi ne ağaçtı, ne fidandı ne çiçekti. Kendilerini solcu, çevreci, ulusalcı, antikapitalist Müslüman, muhalif zannediyorlardı. Ama Türkiye karşıtı bir eylemde sadece piyon olarak kullanıldıklarını anlamadılar. Ama 17 Aralık ve 25 Aralık’ta yaptığı ihanetin gayet iyi farkında olan bir örgüt karşımıza çıktı. Kendisini Türkiye düşmanlarına kiralayan bir örgüt karşımıza çıktı. Burada bu büyük havalimanı ihale ile kazanan işadamları hedefe konuldu. Amaç Marmaray’ı, hızlı treni, en çok da bu projeyi engellemekti. Operasyona yolsuzluk görüntüsü verdiler ama aslında Türkiye’nin büyük projesine ve Türkiye’ye saldırı düzenlediler. Hamdolsun o tuzakları bozduk. Bugün temeli atıyoruz. Burada 25 yıl burayı yapacak, işletecek olan bu 5 şirkete teşekkür yazısı yazmaları gerekirken, maalesef bu tür bir yanlışın içine girdiler. Bütün dostlarımız bugün bizi seyrediyor ve gıpta ile bakıyor. Düşmanlarımız da bizi şu anda seyrediyor. Bu büyük projeyi engelleyemedikleri için büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorlar. Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye engelleri aştı ve olması gereken yere ulaştı. Bu bölgede artık biz varız, bu dünyada artık biz de varız. Artık gündemi belirlenen bir Türkiye yok, gündem belirleyen bir Türkiye var. Küresel projesi ile büyüyen, reformları ile, kardeşliği ile artık her denklemde Türkiye var ve bundan sonra da olacaktır.”
Konuşmasının ardından yüklenici firma yetkilileri ile pazarlık eden Başbakan Erdoğan, havalimanının ilk etabının açılışını en erken ne zaman yapılabileceğini sordu. Başbakan Erdoğan daha sonra vatandaşlara dönerek, “İlk etap senede 70 ila 90 milyon yolcuya hizmet verebilecek. Açılışını da sözünü aldık. 29 Ekim 2017’de yapacağız” diyerek müjdeyi verdi.
Başbakan Erdoğan ve protokol üyeleri, daha sonra temel atma törenini gerçekleştirdi.
3. HAVALİMANI 150 MİLYON YOLCU KAPASİTELİ OLACAK
İstanbul Atatürk Havalimanı’nın kapasite yetersizliği yüzünden İstanbul'da yapılmasına karar verilen ve yap-işlet-devret modeliyle ihalesi gerçekleştirilen havalimanı ihalesinin açık artırmasında 25 yıllık kira bedeli için en yüksek teklifi 22 milyar 152 milyon euro artı KDV ile Limak-Kolin-Cengiz-Mapa-Kalyon Ortak Girişim Grubu vermişti. 3. havalimanı, inşası bittiğinde yıllık 150 milyon yolcu kapasitesine sahip ve dünyanın en büyük havalimanlarından biri olacak. Yaklaşık 80 bin dönüm arazi üzerine inşa edilecek 3. havalimanında 16 taksi yolu, 500 uçak park kapasiteli toplam 6.5 milyon metrekare büyüklüğünde apron, şeref salonu, kargo ve genel havacılık terminali, 165 yolcu köprüsü, terminaller arasındaki ulaşımın raylı sistemle yapıldığı 4 ayrı terminal binası, 3 teknik blok ve hava trafik kontrol kulesi, 8 kontrol kulesi, her türlü uçak tipine uygun müstakil 6 pist bulunacak. Projede ayrıca devlet konuk evi, 70 bin araç kapasiteli açık ve kapalı otopark, havacılık tıp merkezi, oteller, itfaiye ve garaj merkezi gibi tesisler de yer alacak. Havalimanının inşaatında kullanılacak demir çelik miktarının 350 bin tona, alüminyum malzemenin 10 bin tona, camın ise 415 bin metrekareye ulaşması bekleniyor. Havalimanının inşası 4 etapta tamamlanacak.
Yapım maliyetinin 10 milyar 247 milyon euro olması öngörülen havalimanının tamamının 2018 sonunda tamamlanması hedefleniyor.