ANTALYA'DA DÖRT YIL ÖNCE İNTİHAR ETTİĞİ İLERİ SÜRÜLEN 22 YAŞINDAKİ MANKEN BURCU ÇAĞLAYAN'I BALKONDAN ATTIĞI ÖNE SÜRÜLEN SEVGİLİSİ İLE ONA YARDIM ETTİĞİ İDDİA EDİLEN ŞAHIS HAKKINDA ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASI İSTEMİYLE DAVA AÇILDI
- BURCU ÇAĞLAYAN'IN AİLESİNİN AVUKATI AHMET ONARAN:
-"AKTİF İNTİHAR EYLEMİNDE KİŞİNİN ATLADIĞI YER VE YÜKSEKLİK VE YERE DÜŞTÜĞÜ YER ARASINDA MATEMATİKSEL VE FİZİKSEL OLARAK BİR ARALIĞIN OLMASI GEREKİR"
-"BİZİM İDDİAMIZ VE SAVCILIĞIN ORTAYA KOYDUĞU İDDİANAME, AŞAĞI BIRAKILMIŞTIR"
-"VÜCUDUNUN BİR ÇOK YERİNDE DARP VE CEBİR VARDIR"
Antalya'da, dört yıl önce intihar ettiği ileri sürülen 22 yaşındaki manken Burcu Çağlayan'ı balkondan attığı öne sürülen sevgilisi İbrahim T.(34) ile ona yardım ettiği iddia edilen Murat E. hakkında ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. Çağlayan'ın ailesinin avukatı Ahmet Onaran, "Maktül, bizim iddiamız ve savcılığın ortaya koyduğu iddianame, aşağı bırakılmıştır" dedi.
DERİ MAĞAZASINDA MANKENLİK YAPIYORDU
Olay, 23 Temmuz 2010 tarihinde Muğla'nın Bodrum ilçesinde meydana geldi. Kaldığı otelin balkonundan düşerek öldüğü ileri sürülen 2003 yılı mankenler kraliçesi Aslı Baş'ın ardından 1 gün sonra Antalya'da benzer bir manken ölümü gerçekleşti.
Bir deri mağazasında mankenlik yapan Burcu Çağlayan(22), sabaha karşı Fener Mahallesi'nde, sevgilisi İbrahim T.'nin 5'inci kattaki evinin balkonundan düşerek yaşamını yitirdi. İbrahim T., ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılmış, savcılık 4 yıl süren araştırma sonunda İbrahim T. hakkında 'Kasten adam öldürme', arkadaşı Murat E. hakkında ise, 'Kasten adam öldürmeye yardım etme' suçlamasıyla Antalya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.
"VÜCUDUNUN BİRÇOK YERİNDE DARP VAR"
Burcu Çağlayan'ın ailesinin avukatı Ahmet Onaran, 27.10.2010 tarihinde bir soruşturma başlatıldığını belirterek, soruşturmanın intihar vakası üzerinde durulmak suretiyle sanıklar tarafından kapatılmak istendiğini söyledi.
Onaran, savcılık makamının çalışması, toplanan deliller, yapılan otopsi ve 3 ay önce ortaya çıkarılan 120 sayfalık Ulusal Kriminal Büro tarafından çok önemli bir rapor ortaya koyulduğunu ifade etti.
Olay gecesi Burcu Çağlayan'ın kıyafetiyle eğlendiği ve buna ilişkin sosyal medyada fotoğrafları olduğunu anlatan Onaran, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sanıkların ifadesiyle saat 04:30 da eve gelmiştir. Ancak ondan sonra o kıyafete ulaşılmamıştır. Evin içinde her iki tarafa ait kan izleri bulunmuştur. Bunların tespiti yapılmış her iki kişinin DNA'sıyla karşılaştırılmış ve yüzde yüz olumlu çıkmıştır. Maktul 5'inci kattan düşmek suretiyle hayatını kaybetmiştir. İddia edildiği gibi aktif intihar eyleminde kişinin atladığı yer ve yükseklik ve yere düştüğü yer arasında matematiksel ve fiziksel olarak bir aralık olması gerekir. Maktul 5'inci kattan, bizim iddiamız ve savcılığın ortaya koyduğu iddianame, aşağı bırakılmıştır. Vücudunun bir çok yerinde darp ve cebir vardır. Ama bu tam olarak düşmeden mi daha önceden mi olduğunun tespiti yapılamamıştır. Ancak görgü tanıklarının ifadesi çok gürültü olduğu 'polis imdat' şeklinde bir beyanın olması bu soruşturmanın en önemli delillerinden birisidir."
Hakkında yakalama kararı olan ve birinci derece sanık konumunda olan İbrahim T'nin teslim olmadığını belirten Avukat Onaran, şöyle konuştu: "Bu zaten başlı başına bir intihar vakası olmadığı, iddia ettiği gibi kasten adam öldürme suçu olduğu görüş ve kanaatindeyiz. 4 yıllık soruşturma aşamasında, ceza soruşturmasını sulandırmamak, gerekse suçu sabit oluncaya kadar herkes masumdur kaidesinden ve gizlilik kararı gereğince herhangi bir açıklamamız olmamıştır. Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açıldı."
"ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ DÜŞÜNÜYORUZ"
Burcu Çağlayan'ın olayından bir gün önce Bodrum'da balkondan düşerek hayatını kaybeden Aslı Baş'ın olayıyla benzerlik olup olmadığıyla ilgili Avukat Onaran, şunları söyledi: "Psikolojik olarak sanığın tesir altında kalıp kalmadığı ayrıca cevaplandırılması gereken bir sorundur. Şu paralellik arz etmektedir. Gerekse bu tür suçlarda faillerin sosyo ekonomik durumları iyiyse, öncelikle intihar olarak bakılması acı vericidir. Ama ben soruşturmayı yürüten savcılığı ve kolluk kuvvetlerini tebrik ediyorum. Çok önemli raporlar yapılmıştır. İntihar ve intihar vakalarını delilli şekilde tespit etmişlerdir. Atlama ve düşme arasındaki ciddi farkları ortaya koymuşlardır. Savcılık makamının iddianamede altını çizdiği gibi. Saat 04:30'da kendisinin alkollü olduğunu ifade eden sanık tarafından arkadaşının elbisesini yıkamaya çalışması, o elbise üzerinde kan lekelerinin olması başlı başına bir düşünülmesi gereken husustur. Bir ailenin gencecik bir kızının öldürüldüğünü düşünüyoruz. Bu iddia yerinde bulunarak dava açılmıştır."