MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, dün mecliste yaşanan fezleke gerginliğiyle ilgili, "Suça AKP'nin tüm milletvekilleri 19 Mart itibariyle ortak olmuştur" dedi.
Partisinin seçim çalışmasına katılmak üzere Antalya'ya gelen MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, MHP Antalya İl Binası'nda gazetecilerle bir araya geldi. TBMM'de yaşanan fezleke gerginliğini Antalya'da değerlendiren MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Meclis çatısı altında utanç yaşadıklarını söyledi. Tuğrul Türkeş, "Bu bir aklanma vesilesidir. Yani Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne konu gelir. Sen de destek verirsin. Yüce Divan'a gidersin. Böylelikle üstünde bir şaibe kalmaz. Ama inanılmaz bir şey. Meclise gelen fezlekeleri sadece meclis başkanı, 'Ben buradaki bürokratlara okuttum. Tetkik ettirdim.' Yani bürokrat okuyor. AKP milletvekilleri dünkü meclis konuşmalarından anlaşılıyor ki, dosyaları biliyorlar ve bunlarla ilgili fikir beyan ediyorlar. Meclisi yürüten Meclis Başkanvekili Sadık Yakut aracılığıyla AKP muhalefetin görmemesi, bilmemesi, milletvekillerinin bu konuda. 4 bakan ile ilgili bir iddia var. Bunları Yüce Divan'a yollayalım mı yollamayalım mı? Mecliste konuşulacak konu bu olacak. Bunu nasıl diyeceğiz biz? Bu fezlekelerin mecliste okunması lazım. Bunu okumadan nasıl karar vermemizi bekliyor siyasi iktidar. Fakat bunun okunması dün mecliste reddedildi. AKP üyeleri meclisin açılış sürecinde yoklamaya girmeyerek, 'Acaba muhalefet ekseriyeti sağlayamaz da bugün meclis açılmamış mı olur'u denediler. Suça AKP'nin tüm milletvekilleri 19 Mart itibariyle ortak olmuşturlar. Suçu örtmeye kalkmışlardır. Ayıplarını saklamaya kalkmışlardır ve milletten kaçırmaya çalışmışlardır" dedi.
Meclise gelen fezlekelerin yumuşatılmış olduğunu iddia eden MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, 500 sayfa olan ve 31 dosyadan oluşan fezlekenin 18 klasöre düşürüldüğünü söyledi. Türkeş, "Bir kere fezlekelerin içinde geçenleri milletin tümüyle bilmesi gereklidir. Meclise, 20 Aralık'taki orijinal emniyetin bastığı ve savcının iddianame haline getirdiği yazı 500 sayfalıktır. Bunun dosya ekleri 31 dosyadır. Savcılar savruldu oradan oraya, yeni savcılar görevlendirildi. Bu 31 dosyadan 13 eksiltilerek, o 500 sayfalık ilk fezleke kırpıldı. Meclise gelen yumuşatılmaya çalışılan 18 klasörlü halidir. Muhtelif kaynaklarda, internette birçok belge yayınlandı" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başı sıkıştığında babası Alparslan Türkeş'e ait kitapları okuduğunu ifade eden Tuğrul Türkeş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bozkurt işareti yapmasını şöyle değerlendirdi:
"Biz bunlardan memnuniyet duyuyoruz. Sayın Başbakan da her sıkıştığında rahmetli Başbuğ Alparslan Türkeş'in kitaplarını karıştırarak arasından iki satır bulup, 'Bak Türkeş şunu demişti', 'Bunu demişti' diye konuşuyor. Ben her seferinde tümünü okumasını öneriyorum. Şimdi bunların hepsi olumlu gelişmeler. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bozkurt işareti memnuniyetle karşılıyorum. Bizim iddiamız zaten bu herkes bir gün MHP'li olacak. O da inşallah çok yakında, yani 2015 yılında MHP iktidarı olacak. Herkesin gelip partide görev yapması gerekmez. Oy atmaları yeterlidir."
Dinlemelerin yasa dışı olmadığını da dile getiren MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, batıda bu tür dinlemelere 'düdük çalma' görevi denildiğini söyledi. Türkeş, "Sayın Başbakan bu dinlemelerin yasa dışı olduğunu söylüyor. Dinlemeler yasa dışı değil. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) görüşleri var. Diyor ki AİHM kamu yararı olduğunda veyahut kamuyu zarara uğratma olduğunda bunları görevlilerin yargıya intikal ettirmesi lazım. Şayet yargıya intikal ettirildikten sonra, yargı gereğini yapmazsa o zaman oradaki yanlışı duyurmak adına, kamuyu ve halkı aydınlatmak adına bunu ifşa etmek suç değildir. Buna batıda 'düdük çalma' görevi yani toplumu alarme etmek uyandırmak anlamına geliyor. Türkçesi bulunamadı ama belki 'erken öten horoz yöntemi' de diyebiliriz. O saatten sonra dinlemenin yasal olup olmadığına bakılmaz. Hukuk içinde kolluk kuvvetleri görevini yapacak ve yargılama işleyecek" ifadelerini kullandı.