BAŞBAKAN ERDOĞAN 'MUHALEFETİ YARDIMCILARIMA HAVALE EDİYORUM'

Başbakan Erdoğan, 'Muhalefet liderlerinin adını ağzıma anmayacağım. Onları yardımcılarıma havale ediyorum' dedi.

Başbakan Erdoğan, 'Muhalefet liderlerinin adını ağzıma anmayacağım. Onları yardımcılarıma havale ediyorum' dedi.

Başbakan Erdoğan, “Bugün attığımız her adımı Cumhuriyete karşı gibi gösteren cahiller ve istismarcılar var. Ellerinden imtiyazları gidenler, 11 yıldır itiraz ettikleri gibi bugün de itiraz edecekler. Bundan sonraki süreçte asla imtiyaz kabul etmiyoruz. Devletin vatandaşına karşı bakışını imtiyaz kabul etmiyoruz. Devlet vatandaşına yaşam tarzı dayatamaz” dedi.

Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları

“12 yılı aşkın bir süredir milletimizin sorunlarına cevap verebilmek için canla başla uğraş vermekteyiz. 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra AK Parti Grubu ile kesintisiz bir istikamet doğrultusunda Türkiye için çözümler oluşturduk. Türkiye’nin ufkunu genişlettik. Sizlere milletim adına tüm kalbimle şükranlarımı sunuyorum. 4 yasama yılın bu ilk grup toplantısında şunu ifade etmek istiyorum. Bugün yeni bir gündür. Dün dünde kaldı. Elbette dünden ibret alacağız. Her zaman olduğu gibi gözümüzü istikbale dikeceğiz. Hiç kuşkusuz geride bıraktığımız 11 yıl gurur tablomuzdur.

HAYAL DAHİ EDİLEMEYENLERİ GERÇEKLEŞTİRDİK

Ülkemizi ilgilendiren her konuda önemli gelişmeler kaydettik. 10 yıllardır çözülemeyen bu sorunlara çözüm ürettik. Hayal dahi edilemeyenleri gerçekleştirdik. Türkiye ekonomisini 11 yılda 3 kattan daha çok büyüktük. Dış politikamızı etin öncü bir konuma getirdik. Biz geçmişe bakıp avunanlardan ve mevcuda razı gelenlerden asla olmayacağız. Biz önce milletin sonra vicdanının sesine kulak verip öyle hareket eden bir kadroyuz. Dedikodulara, sanal tartışmalara ve iftiralara değil, milletin sesine ve vicdanımıza kulak vereceğiz . Bizi yorgunluğa ve ümitsizliğe sevk edecek her türlü girişim karşısında uyanık olacağız. Hesabını sadece Allah’a verecek olanlar hiç bir şeyden korkmazlar. Onların bir tuzağı varsa, Allah’ın ve milletin de bir tuzağı var.

ÖLÜNCE YORULURUZ

Davası olana ’Yorulmuyor musun?’ diye sorulmaz. Biz ölünce yoruluruz. Vatan, millet, hizmet aşkıyla hizmet üretmeye devam edeceğiz. 11 yılda siyaseti ve siyaset yapma şeklini çok değiştirdik. Siyasete anlam kattık. Bize dışarıdan gündem dayatılmasına izin vermeyeceğiz. Ne yaptığımızdan daha çok ne yapacağımız önemli. Bu günlere ne yaptığımızı değil hep ne yapacaklarımızı anlattığımız için geldik.

Yaptıklarımızı yeterli görmeyip daha büyük hedeflere koşturduğumuz için geldik. Özellikle ümitsizliğe asla izin vermeyeceğiz. Bu davanın hamurunda nice gönül insanın adı vardır. Herkesin sindirildiği zamanlarda sinmeden davasının mücadelesini verenler davasını bugünlere taşıdı.

Başımızı asla önüne eğmeyeceğiz. Dik duracağız.

MUHALEFETE ELEŞTİRİ

Muhalefet küçük mesellere takılıp kalmayı tercih etti. 11 yıldır büyük sorunları çözmeyi başardık ancak muhalefet sorununu çözemedik. Muhalefet kendisini yenileme ve yeni şartlara ayak uydurmaya gerek hissetmedi. Muhalefet liderlerinin adını ağzıma anmayacağım. Onları yardımcılarıma havale ediyorum. Muhalefetin en büyük sorunu vesayet sorunudur. Vesayetin gölgesinde siyaset yapılamaz.

ATTIĞIMIZ HER ADIMI CUMHURİYETE KARŞI GİBİ GÖSTEREN İSTİSMARCILAR VAR

Bugün attığımız her adımı Cumhuriyete karşı gibi gösteren cahiller ve istismarcılar var. Ellerinden imtiyazları gidenler 11 yıldır itiraz ettikleri gibi bugün de itiraz edecekler. Bundan sonraki süreçte asla imtiyaz kabul etmiyoruz. Devletin vatandaşına karşı bakışını imtiyaz kabul etmiyoruz. Devlet vatandaşına yaşam tarzı dayatamaz. Devlet vatandaşına tek tip vatandaş yaratmak için baskı yaratamaz.

Gazi Mustafa Kemal’in önünde ellerini havaya ellerini açarak dua edenler bir Türkiye fotoğrafıdır. Aslı olan budur zaten. Orada bir birinin yaşam tarzına saygı gösteren bir tablo var. Farklılıkları birleştiren bir ruh var.

Tillo ilçesinin adını bundan 23 yıl önce Aydınlar olarak değiştirildi. Bunun Cumhuriyetle ne alakası var? Kimse kusura bakamasın, bu Cumhuriyet 27 Mayıs’ta 12 Eylül’de 28 Şubat’ta kurulan bir Cumhuriyet değildir. Bu Cumhuriyet 29 Ekim 1923’te kurulan bir Cumhuriyettir. Özünden uzaklaşan bir cumhuriyeti özüne kavuşturuyoruz. Başı açık olan ne kadar bu cumhuriyetin sahibiyse başörtülüde o kadar bu cumhuriyetin sahibidir. Bu ülkede farklı olanlar uzaydan gelmediler. Namaz kılanlar, başını örtenler bu ülkeye başka yerden gelmediler”


08.10.2013 13:04:26